16 Aralık 2019 Pazartesi
27 Ekim 2019 Pazar
17 Temmuz 2019 Çarşamba
İki Cihan Aresinde Türkiye Yeşilleri
“İki Cihan Aresinde”, tarihçi Cemal Kafadar’ın
Metis yayınlarından çıkan son kitabının başlığı. Kitapta Kafadar, Osmanlı
İmparatorluğu’nun İslam ve Bizans coğrafyaları arasında sadece fiziksel değil,
siyasi ve kültürel olarak da iki dünya arasında nasıl geliştiğini inceliyor. Bu
başlığı Türkiye Yeşil Siyaseti için kullanmamın nedeni, bu harekete dair siyasi
ve sosyal analizlerin büyük oranda Batı’nın /Gelişmiş ülkelerin yeşil siyaset
geleneğine referansla yapıldığını, Doğu’nun/Gelişmekte olan ülkelerin nedense bu
analizlerde yok sayıldığını düşünmem.
Batı’nın referans alınmasının başlıca
nedeni yeşil siyasetin orada ortaya çıkması, gelişmesi ve derinleşmesidir. Ayrıca
Türkiye’de yeşil partilerin de yüzü daima Batı’ya dönük olmuştur. 1980 sonrası
dönemde Avrupa yeşillerinin yerel, bölgesel, ulusal meclislerde varlığı
Türkiye’de de bir ilgi ve heyecan yaratmış, artan çevre farkındalığının ve
çevre hareketlerinin siyasal temsilinin nasıl olabileceğine dair sorulara Batı’daki
yeşil yapılara bakarak yanıt aranmaya başlamıştır. Türkiye yeşil hareketinin
temsilcileri Avrupalı yeşil parlamenterlerle, yeşil partilerin yerel
yönetimlerdeki temsilcileriyle temaslarda bulunmuş, işbirlikleri
geliştirmişlerdir ve bunların bir kısmı sürmektedir.
Son dönemde bu bağlamda Türkiye’ye dönük
olası etkileri üzerinden tartışılan siyasi gelişmelerden biri de Avrupa
Birliği'nin (AB) yasama organı Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Mayıs 2019
seçimleri oldu. Yeşiller 751 sandalyeden 75’ini elde ettiler. 2014 yılında 50
sandalye almışlardı. Ülkeler bazında baktığımızda Alman Yeşilleri 2014
seçimlerinde aldığı %10 oyu ikiye katlayarak %20 ile Sosyal Demokratların
ardından ikinci sıraya yerleşti. Fransa’da Yeşiller aldıkları %13 oy ile üçüncü
sırada yer alırken, Avusturya, İrlanda ve Hollanda’da da Yeşiller çift haneli
oy oranlarına ulaştılar. İsveç’te Greta Thunberg öncülüğünde başlayan ve
dünyaya yayılan iklim grevleri ve İngiltere’de Yokoluş İsyanı’nın doğrudan
eylemlerinin bir yansıması olarak değerlendirilen bu Yeşil Dalga’nın Türkiye
yeşil siyasetine ivme kazandırabilir mi sorusu gündeme geldi. Yeşil Gazete’den Ümit Şahin’in yazısı için tıklayın.
Batı’da yeşil partilere dair gelişmeleri
yakından izleyebiliyoruz, takip ediyoruz, yorumlamaya ve öğrenmeye çalışıyoruz.
Peki küresel ölçekte yeşil partilerin durumu nedir? Küresel Yeşiller Ağı dünyadaki 98 yeşil partiyi 4 federasyon altında değerlendiriyor. Afrika
Yeşiller Federasyonu ( 22 tam üye), Asya- Pasifik Yeşilleri Federasyonu ( 13
tam, 7 kısmi üye), Avrupa Yeşil Partisi ( 38 tam, 4 kısmi, 2 aday üye)
Amerikalar Yeşil Partiler Federasyonu (11 tam, 1 kısmi üye).
Yakın coğrafyamızda, komşularımızda yeşil
partilerin durumu nasıl? Yunanistan’da
Ecologist Greens adı altında faaliyet gösteren Yeşiller bölgesel
parlamentolarda temsil ediliyor, 2019 Temmuz erken genel seçimlerine
giremediler. Bulgaristan’da ve Gürcistan’da ulusal seviyede genelde %0.5’lik oy
potansiyeline sahipler. Irak’ta 2005’te Yeşil parti kurulmuş ama herhangi bir
faaliyet gösterememiş. Azerbaycan’da 2006’da kurulmuş ama aktif değiller.
İran’da yeşil parti yasak, sürgünde sırasıyla ABD, Kanada ve Almanya’da
faaliyet göstermeye çalışıyor. Ermenistan’da Yeşil Parti yok.
Komşularımızda yeşil partiler bu durumda.
Peki gelişmekte olan ülkeler liginde yeşil siyasetin veya partilerin durumu
nasıl? Çin’de Yeşil Parti yok. Arjantin’de de yok. Rusya’da cılız bir yeşil
siyaset mevcut. Hindistan’ın 29 eyaletinden sadece birinde Yeşil parti var.
Meksika’da Yeşil Parti çevre konularına duyarsız, ölüm cezası yanlısı olmakla
ve yolsuzlukla itham ediliyor. Endonezya
ve Pakistan’da yeşiller güçsüz. Güney Afrika’da birden fazla yeşil parti var ve
seçimlere son yıllarda katılmaya başladılar. Jackson ve Bahathal 'ın 2013 tarihli çalışmalarına göre Asya’da Bangladaş, Malezya, Singapur, Tayland ve
Vietnam’da yeşil parti yok.
Elbette ülkelerin kalkınmışlık
seviyeleri, sanayileşme seviyeleri, tarihsel koşulları, demokrasi gelenekleri,
sivil toplumları, kentleşme oranları farklılık gösteriyor. Kanaatim odur ki ülkemizdeki yeşil siyaseti
küresel bir perspektif içinde değerlendireceksek bunu sadece Batı’yı kıstas
alarak yapmanın yeterli olmayacağı. Öte
yandan yeşil siyasetin görece zayıf konumunu Doğu toplumlarından veya
gelişmekte olan ülkelerden çeşitli örneklerle meşru göstermek niyetinde de
değilim. Yanıt aradığım sorular şunlar: Batı’nın yeşil partilerine mi yakınız
Doğu’nun mu? Gelişmiş olan ülkelerin yeşil siyasetine mi yakınız gelişmekte
olanların mı? Cevapları değerlendirecek kıstasları henüz oluşturmuş değiliz.
20 Mayıs 2019 Pazartesi
Ekofil yayın hayatına başlıyor
Ekofil, topluluk destekli bir yayıncılık modeli tasarlamak, uygulamak ve geliştirmek üzere bir araya gelmiş, gezegenin ve insanlığın esenliğini önemseyen yazar, çizer, çevirmen, editör ve okurlardan oluşan bir girişim. Ekofil Yunanca oiko (ev) ve phile (sever) kelimelerinden türetilmiş bir terim. “Ev” ile kastedilen, şimdilik tek evimiz olan dünya gezegeni. Ekofil, evimiz ve üzerindeki tüm varlıkların hayrını gözettiği müddetçe her konu ve alanda yayın yapmayı amaçlıyor.
Katılmak ve destek olmak için https://ekofilyayinlari.org/
23 Nisan 2018 Pazartesi
17 Nisan 2018 Salı
Çılgın Projeleri Durdurun: Çözüm Yeşil Dönüşüm
Tarih: 21 Nisan Cumartesi | Saat: 13.30 | Yer: Kadıköy Mecra (Caferağa Mahallesi, Dumlupınar Sk. No:5, Kadıköy/İstanbul)
İnsanların gerçek ihtiyaçlarını karşılamayan, doğanın haklarını hiçe sayan projeler sürdürülemezdir. Koruma altındaki bölgelerde altın madenciliğine verilen izinler, inşa edilen ya da edilmek üzere olan nükleer santraller, Boğaz’ın yanına açılması planlanan yeni kanal, milyonlarca ağacı katleden 3. bir köprünün inşası; halihazırda kırılgan olan ekosistem üzerindeki baskıyı daha da yoğunlaştırmakta.
“Ne pahasına olursa olsun büyüme” anlayışı, bir başka deyişle, kısa görüşlü ekonomik büyüme odaklı uygulamalar günümüzde toplumların esenliğine en büyük tehditlerden biridir. Oysa, hükümetler, vatandaşlarına yaşamları üzerinde önemli etkileri olacak bu projelerin karar alma süreçlerine katılım hakkı tanımıyor.
Bu kitapta Türkiye ve Güney Avrupa ülkelerindeki “gereksiz” ve “empoze” edilmiş projelerin bir dökümü, bu projelere karşı yürütülen mücadelelerde edinilmiş deneyimler yer alıyor. Karar alma süreçlerinde katılımcılığı arttırmanın olası yolları tartışılıp, yerel ekolojik hareketleri nasıl güçlü kılabiliriz sorusu üzerine fikir alışverişinde bulunuluyor. Bunun dışında kısa görüşlü ekonomik büyüme odaklı uygulamaların tek seçenek olmadığı, doğa ve toplumla barışık Yeşil Dönüşüm politikalarının ekonomik büyüme ve istihdam yaratabilme kapasitesi açısından izlenen politikalardan ne derece üstün olduğunu görüyoruz.
2013 Ekim ayında Yeşil Düşünce Derneği tarafından geçekleştirilen Uluslararası Çılgın Projeler Konferansı ile büyüme odaklı kentsel gelişimin sonuçları tartışılmıştı. O zamandan bugüne 3. Köprü tamamlandı, Akkuyu Nükleer Santralı’nın reaktör binalarının yapımı için inşaat lisansı verildi ve İstanbul’un büyük kabusu Kanal İstanbul tekrar gündeme alındı. Bu hassas durumda Çılgın Projeler’in ekolojik, ekonomik, ve sosyal maliyetinin tartışıldığı bu konferansın sonuç kitabını yayınlamaya karar verdik. Kitap tanıtım toplantısında aynı zamanda Kanal İstanbul Projesi’nin İstanbul’a ve geleceğe maliyetini konuşmak üzere de bir panel ve forum gerçekleştireceğiz.
SUNUMLAR:
Cihan Uzunçarşılı Baysal
Hande Paker
Akgün İlhan
Kuzey Ormanları Savunması ve İstanbul Kent Savunması’ndan Temsilciler
Cihan Uzunçarşılı Baysal
Hande Paker
Akgün İlhan
Kuzey Ormanları Savunması ve İstanbul Kent Savunması’ndan Temsilciler
3 Nisan 2018 Salı
Kadıköy İklim Elçilerini Arıyor
Değerli İklim Dostu,
Kadıköy Belediyesi Bütüncül ve Katılımcı İklim Eylemi Projesi kapsamında hazırlanması planlanan “Kadıköy Belediyesi İklim Değişikliği Eylem Planı” için emisyon hedeflerini belirleme ve yol haritasını geliştirme konusunda hem paydaşların hem de Kadıköy sakinlerinin aktif katılımları ile “Katılımcı İklim Değişikliği Eylem Planı Danışma Toplantıları”başladı.
Bu kapsamda birincisini 01 Nisan 2018 Pazar Günü Kozyatağı Kültür Merkezi Konferans Salonu'nda gerçekleştirdiğimiz İklim Elçisi Danışma Toplantısı'nda Yeditepe Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü'nden Yard. Doç Dr. Barış Gençer BAYKAN katılımcılara iklim değişikliği, etkileri, iklim değişikliğinin hafifletilmesi için alınacak tedbirler, iklim değişikliğine duyarlı politikaları savunmak, kendi bireysel tüketim ve yaşam tarzlarını değiştirmek için vatandaşların yapabilecekleri konusunda değerli bilgiler içeren sunumunu paylaştı. Toplantının devamında Kadıköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Aynur Şule SÜMER Kadıköy Belediyesi'nin iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için 2009 yılından bu yana yaptığı çalışmaları özetlerken, 2017 yılı Eylül ayında başlayan Kadıköy Belediyesi Bütüncül ve Katılımcı İklim Eylemi Projesi kapsamında yapılanlar ve İklim Elçisi Kimdir? Sorumlulukları Nelerdir? konularında katılımcıları aydınlattı.
8 Nisan 2018'de yapılacak toplantının içeriği: AB şehirlerinden en iyi yenilikçi örnekler katılımcılara sunulacaktır. Katılımcılardan iklim değişikliği etkilerini azaltmak için kullanılabilecek herhangi bir müdahale, önlem ya da yöntemi hayal etmeleri istenecektir. Ortaya çıkan fikirler oylanacak ve uygun etkin fikirler üretilecektir.
13- 14 Nisan 2018 World Cafe Oturumları : Katılımcılar tematik gruplara ayrılarak "Kadıköy Enerji Eylem Planı Taslak Raporu" üzerinde tartışacak, katılımcı ve demokratik bir yöntemle "Kadıköy İklim Değişikliği Eylem Planı"nı şekillendirecektir. Katılımcı İklim Değişikliği Eylem Planı Danışma Toplantıları neticesinde üretilen fikirler ve toplantı notları ile ilgili bir sonuç raporu hazırlanarak, "Kadıköy İklim Değişikliği Eylem Planı"na eklenecektir.
Önemli Not:
Kadıköy Belediyesi Bütüncül ve Katılımcı İklim Eylemi Projesi kapsamında hazırlanması planlanan “Kadıköy Belediyesi İklim Değişikliği Eylem Planı” için emisyon hedeflerini belirleme ve yol haritasını geliştirme konusunda hem paydaşların hem de Kadıköy sakinlerinin aktif katılımları ile “Katılımcı İklim Değişikliği Eylem Planı Danışma Toplantıları”başladı.
Bu kapsamda birincisini 01 Nisan 2018 Pazar Günü Kozyatağı Kültür Merkezi Konferans Salonu'nda gerçekleştirdiğimiz İklim Elçisi Danışma Toplantısı'nda Yeditepe Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü'nden Yard. Doç Dr. Barış Gençer BAYKAN katılımcılara iklim değişikliği, etkileri, iklim değişikliğinin hafifletilmesi için alınacak tedbirler, iklim değişikliğine duyarlı politikaları savunmak, kendi bireysel tüketim ve yaşam tarzlarını değiştirmek için vatandaşların yapabilecekleri konusunda değerli bilgiler içeren sunumunu paylaştı. Toplantının devamında Kadıköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Aynur Şule SÜMER Kadıköy Belediyesi'nin iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için 2009 yılından bu yana yaptığı çalışmaları özetlerken, 2017 yılı Eylül ayında başlayan Kadıköy Belediyesi Bütüncül ve Katılımcı İklim Eylemi Projesi kapsamında yapılanlar ve İklim Elçisi Kimdir? Sorumlulukları Nelerdir? konularında katılımcıları aydınlattı.
8 Nisan 2018'de yapılacak toplantının içeriği: AB şehirlerinden en iyi yenilikçi örnekler katılımcılara sunulacaktır. Katılımcılardan iklim değişikliği etkilerini azaltmak için kullanılabilecek herhangi bir müdahale, önlem ya da yöntemi hayal etmeleri istenecektir. Ortaya çıkan fikirler oylanacak ve uygun etkin fikirler üretilecektir.
13- 14 Nisan 2018 World Cafe Oturumları : Katılımcılar tematik gruplara ayrılarak "Kadıköy Enerji Eylem Planı Taslak Raporu" üzerinde tartışacak, katılımcı ve demokratik bir yöntemle "Kadıköy İklim Değişikliği Eylem Planı"nı şekillendirecektir. Katılımcı İklim Değişikliği Eylem Planı Danışma Toplantıları neticesinde üretilen fikirler ve toplantı notları ile ilgili bir sonuç raporu hazırlanarak, "Kadıköy İklim Değişikliği Eylem Planı"na eklenecektir.
Önemli Not:
- İkinci toplantıya katılım için ilk toplantıya katılım şartı aranmamaktadır.
- Üçüncü toplantı çalıştay (World Cafe Oturumu) şeklinde yapılacaktır.
- Üçüncü toplantıya katılım için ilk iki toplantıya katılım şartı aranmamaktadır.
- Sadece İlk iki toplantıdan en az birine ve üçüncü toplantıya katılım sağlayanlara "Kadıköy İklim Elçisi Sertifikası" verilecektir.
- Üçüncü toplantı çalıştay (World Cafe Oturumu) şeklinde yapılacaktır.
- Üçüncü toplantıya katılım için ilk iki toplantıya katılım şartı aranmamaktadır.
- Sadece İlk iki toplantıdan en az birine ve üçüncü toplantıya katılım sağlayanlara "Kadıköy İklim Elçisi Sertifikası" verilecektir.
İKLİM ELÇİLERİ DANIŞMA TOPLANTILARI PROGRAMI
| |
2. Hafta Toplantıları
| |
30 Yaş Üstü Grup Tarih: 08 Nisan 2018 Saat: 09:00 – 12:00 Yer: Kozyatağı Kültür Merkezi Konferans Salonu | 18-29 Yaş Arası Grup Tarih: 08 Nisan 2018 Saat: 13:00 – 16:00 Yer: Kozyatağı Kültür Merkezi Konferans Salonu |
3. Hafta World Cafe Oturumları
| |
18-29 Yaş Arası Grup Tarih: 13 Nisan 2018 Saat: Gruplar 08 Nisan 2018’de yapılacak oturumun sonunda katılımcılarla belirlenecektir Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi (Osmanağa Mah. Ali Suavi Sok. No:7, Kadıköy) | |
30 Yaş Üstü Grup Tarih: 14 Nisan 2018 Saat: Gruplar 08 Nisan 2018’de yapılacak oturumun sonunda katılımcılarla belirlenecektir Yer: Nazım Hikmet Kültür Merkezi (Osmanağa Mah. Ali Suavi Sok. No:7, Kadıköy) | |
Toplantıya kayıt için tıklayınız. Katılım teyidi için tıklayınız. |
18 Mart 2018 Pazar
ÇEKÜL Bilgi Ağacı
ÇEKÜL Bilgi
Ağacına bağışta bulunarak, doğal ve kültürel miras eğitimlerinin daha fazla
çocuğa ulaşmasını sağlayabilirsiniz.
ÇEKÜL Bilgi Ağacı,
ÇEKÜL Vakfının 27 yıldır Anadolu’da yürüttüğü çalışmalardan edindiği bilgi ve
tecrübesini, çağdaş eğitim yöntemleri kullanarak hazırladığı eğitim
içerikleriyle gelecek kuşaklara aktarıyor.
Doğal ve kültürel mirasın korunup yaşatılabilmesinde genç
kuşakların rolüne inanan ÇEKÜL Vakfı, eğitim çalışmalarını bu hedef
doğrultusunda Bilgi Ağacı Eğitim Birimi altında bir araya getirdi. ÇEKÜL Bilgi
Ağacı bireyin niteliksel gelişimine öncelik veren eğitim anlayışıyla, doğanın
bereketi ve yaşamı mümkün kılan döngüsünü, teknoloji ve bilimsel disiplinleri
kullanarak uyguluyor. Eğitimlerde ÇEKÜL’ün “doğa ve kültürle varız” sloganının
arkasında yatan felsefesi, geleceğin kurulmasında ufuk açan bir yöntem olarak
benimseniyor.
Eğitimler öğrencilerin sürece doğrudan ve etkin
katılımlarını destekliyor. Çağdaş eğitim yöntemi ve ilkeleri, kullanılan eğitim
içeriklerinin temelini oluşturuyor. Öğrencilerin eğitim sürecine doğrudan
ve etkin katılımı desteklenerek, “yaparak
ve yaşayarak öğrenmeleri” sağlanıyor. Eğitimlerde grup
için ortak bir amaç oluşturma, düşünceleri ve malzemeleri paylaşma, iş bölümü
yapma gibi işbirliğine dayalı
öğrenme yöntemleri uygulanıyor. Bu sayede, bilgi
aktarımının yanı sıra, uyarıcı sınıf içi ve dışı etkinliklerle
öğrencilerin sorgulayıcı,
eleştirel, analitik ve yaratıcı düşünce pratiklerinin harekete
geçirilmesi amaçlanıyor. Dolayısıyla bütün eğitim programları,
disiplinlerarası bir yaklaşımla, farklı öğrenme stilleri ve çoklu zeka kuramı
dikkate alınarak geliştiriliyor.
Doğa ve kültürel miras eğitimlerine yaptığınız bağışlar, eğitimde fırsat eşitliği gözetilerek ÇEKÜL Bilgi Ağacı uzmanları tarafından uygulanır.
Doğa ve kültürel miras eğitimlerine yaptığınız bağışlar, eğitimde fırsat eşitliği gözetilerek ÇEKÜL Bilgi Ağacı uzmanları tarafından uygulanır.
ÇEKÜL Bilgi Ağacına bağışlarınızla destek olun, daha
fazla çocuğa birlikte ulaşalım!
Çekül Bilgi Ağacı Eğitim Uzmanı Hazal Çatalbaş, hepimizi
doğa ve kültürel miras eğitimlerine bağış yapmaya çağırarak şunları söyledi:
"Çocukların doğanın bereketini kültürün, zenginliklerini keşfetmesi için eğitim içerikleri hazırlıyoruz. Bunlara örnek verecek olursak, "Doğadan Öğreniyorum" eğitimimizde kentin içinde yer alan bir ormana, koruya ya da parka beraber yolculuğa çıkıyoruz ve burada çocuklarla beraber, beş duyu organımızla doğayı keşfediyoruz.Kültürel miras
"Çocukların doğanın bereketini kültürün, zenginliklerini keşfetmesi için eğitim içerikleri hazırlıyoruz. Bunlara örnek verecek olursak, "Doğadan Öğreniyorum" eğitimimizde kentin içinde yer alan bir ormana, koruya ya da parka beraber yolculuğa çıkıyoruz ve burada çocuklarla beraber, beş duyu organımızla doğayı keşfediyoruz.Kültürel miras
eğitimlerimizden "Kentimin Öyküsü"nde ise
çocukların yaşadığı kenti daha yakından tanıması, doğasını, tarihini, kültürünü
keşfetmesi için çalışmalar yürütüyoruz. Tüm bu eğitimlerimizle yılda 3.000
çocuğa ulaşabiliyoruz. Yapacağınız bağışlarla eğitimde fırsat eşitliği
gözeterek hazırladığımız doğa ve kültürel miras eğitimlerimizi
destekleyebilirsiniz."
Çekül Bilgi Ağacı bağış videosu: http://bit.ly/cekulbilgiagacibagisvideosu
Bağış yapmak için: http://bit.ly/cekulbilgiacagibagis
ÇEKÜL Bilgi Ağacı eğitimleri hakkında daha fazla bilgi
alın: http://bit.ly/cekulbilgiagacihakkinda
ÇEKÜL Vakfı Ne Yapar?
ÇEKÜL ülkemizin doğal, tarihsel ve kültürel varlıklarını
korumak amacıyla 1990 yılında vakıf statüsünde kuruldu. Kuruluşundan itibaren
doğa-kültür-insan arasındaki yaşamsal uyumun savunucusu olan ÇEKÜL, “Doğa ve
Kültürle Varız” sloganıyla yaşama geçirdiği proje ve programlarla, en küçük
yerleşmeden ülke bütününe açılan bir yaklaşımı benimsedi.
16 Mart 2018 Cuma
Sendika Okulu
Emek Çalışmaları Topluluğu Sendika Okulu
Yer
:
Friedrich-Ebert-Stiftung Toplantı Salonu, Beşiktaş
Tarih : 29 Mart - 17 Mayıs
Perşembe akşamları 19:00-21:00 (8 hafta)
Emek hareketi ve onun en
önemli kurumlarından biri olan sendika, toplumsal muhalefetin geniş kesimleri
tarafından hak ettiği ilgiyi uzun bir zamandır maalesef göremiyor. Toplumsal
muhalefetin önemli bir bölümü, emek hareketi ve kurumlarını modası geçmiş, eskimiş
ve dönüştürülemeyecek kadar yıpranmış varsayıyor. Böylelikle, hem toplumsal
mücadele araçları arasında en kritik öneme sahip olanlarından birine sırt
çeviriliyor, hem de toplumsal hareketlerin öngörü ve stratejileri büyük oranda
şaşıyor. Çünkü emek mücadelesi hesaba katılmadan hiç bir toplumsal dönüşüm
öngörüsü tutarlı kalamıyor.
Emek hareketine olan genel
ilgisizlik, bugün büyük oranda emek örgütlerine olan ilgisizliği de beraberinde
getiriyor. Emek Çalışmaları Topluluğu olarak bizler, herkesi emek hareketinin
temel aracı olan sendikaya bir kurum olarak biraz daha yakından bakmaya davet
ediyoruz. Sendika deneyimini sendika uzmanlarından dinliyoruz. EÇT Sendika
okulunun birinci dönem programını aşağıda bulabilirsiniz
Başvuru için: emekcalisma@gmail.com
adresine kendiniz hakkında bilgi veren niyet mektubunu göndermenizi rica
ediyoruz. Ayrıca, sosyal medya hesaplarımızdan doğrudan mesajla da başvuru
kabul ediyoruz.
Twitter: @emekcalisma
Facebook sayfası: Emek Çalışmaları Topluluğu
Son Başvuru tarihi : 23 Mart Cuma
Ders Programı
1. Hafta
29 Mart Perşembe 19:00 - 21:00
Sendika Nedir? "Günümüzde Sendikalar: İmkanlar ve Sınırlar”
Alpkan Birelma
2. Hafta
5 Nisan Perşembe 19:00 - 21:00
Sendikalarda Örgütlenme ve Örgütlenme Uzmanları
Murat Küçükşahin
Levent Gökçek
3. Hafta
12 Nisan Perşembe 19:00 - 21:00
Sendikalarda Toplu Sözleşme Uzmanları
Damla Demir
İrfan Kaygısız
4. Hafta
19 Nisan Perşembe 19:00 - 21:00
Sendikalarda Eğitim Uzmanlığı
Onur Bakır
Erhan Kaplan
5. Hafta
26 Nisan Perşembe 19:00 - 21:00
Sendikalarda Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları
Necla Akgökçe
6. Hafta
3 Mayıs Perşembe 19:00 - 21:00
Sendikalar ve Uluslararası Dayanışma
Eyüp Özer
7. Hafta
10 Mayıs Perşembe 19:00 - 21:00
Emek Alanında Diğer Yapılar
Bahar Kılınç Temiz Giysi Kampanyası
Cemal Bilgin Taşişder
Ebru Işıklı: Plaza Eylem Platformu
8. Hafta
17 Mayıs Perşembe 19:00 - 21:00
Sendika Yönetimi Gözünden Sendika Çalışmaları
Kenan Öztürk - Tümtis Genel Başkanı
Arzu Çerkezoğlu - DISK Genel Sekreteri
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)