3 Şubat 2012 Cuma
EKOIQ’nun 14. sayısı çıktı!
16 Ocak 2012 Pazartesi
Üç Ekoloji'nin 9. sayısı çıktı
Bu dosya, “gönüllü sadelik” yazısından yola çıktı. Daha doğrusu bu dosyanın yolunu Durukan Dudu’nun geçen sayıda yayınlanması gereken, ama geçen sayımız “yeşiller ve sosyalizm özel sayısı”na dönüşünce bu sayıya kalan yazısı açtı da denebilir.
Aslında ekolojik yaşam bir dosyanın değil, başlıbaşına bir derginin konusu olabilir. Zaten böyle dergiler de var. Örneğin geçtiğimiz aylarda genç yaşında yitirdiğimiz Victor Ananias’ın kurucusu olduğu Buğday dergisi, doğrudan ekolojik yaşamın öncülüğünü yapan, ekolojik yaşam denemelerinin yayılma zeminin oluşturan yayınlardan biriydi.
Ancak ekolojik yaşam deneyiminin farklı boyutlarıyla tartışılmasının, mümkün olduğunu kanıtlama çabasından daha zor olduğunu kabul etmek gerek. Ekolojik yaşam ana başlığının altında ele alabileceğimiz organik üretim, ekolojik tarım, permakültür, kent tarımı, balkon bahçeciliği, geçiş kasabaları, vejetaryenlik, ekoköyler, kır komünleri vb. mevcut endüstriyel sistemin kirli havasının içinden sıyrılarak o kadar temiz bir koku yayıyorlar ki, bu denemelerin ve örneklerin politik anlamı üzerinde düşünmek ve tartışmak kolay olmayabiliyor.
Bu dosyanın da bu tartışmayı başardığını iddia etmiyoruz. Ama meseleye yepyeni bir perspektifle yaklaşan, yani ekolojik yaşamın mümkün olabilmesi geçirmemiz gereken ilk zihinsel dönüşümü gönüllü sadelik kavramı çerçevesinde tartışan ilk yazı başya olmak üzere, dosya yazılarının tartışmaya başlamak için bir deneme olduğu söylenebilir.
Ekolojik yaşam bir ütopya da olsa, bir zorunluluk da, eleştirel bir yaklaşımı hak ediyor. Aslında bunu her şeyden önce ekolojik yaşam deneyimlerini başlatanlar, öncülük yapanlar ve hayatlarını adayanlar hak ediyor.
Biz de ölümünün hemen ardından yayına hazırladığımız bu dosyayı gönüllü sadelik ve ekolojik yaşam denince akla gelen en hakiki insanlardan Victor Ananias’a ithaf ediyoruz.
İLKSÖZ 5
DOSYA – Gönüllü Sadelik, Ekolojik Yaşam 7
Gönüllü Sadelik
Durukan Dudu 9
Marina Queiroz’la Söyleşi: Toprağı Avuçlayan Şehirlililer
Durukan Dudu 33
Toplumsal Permakültür Küresel İklim Değişiminin
Yaralarını Sarar mı?
Emet Değirmenci 42
Soruşturma
Oya Ayman, Erol Benjamin Scott, Ahmet Kizen, Mete Hacaloğlu 51
Rudolf Bahro’nun “Komünler Kurma Cesareti”ne Şerh
Ümit Şahin 61
POLİTİKADAN DÜŞÜNCEYE 69
Yüksel Selek’le Söyleşi:“İKD’den feminist harekete,
komünist ütopyadan Yeşiller Partisi’ne”
Ümit Şahin, Aysen Ataseven 71
YEŞİL DÜŞÜNCE KLASİKLERİ 99
Doğanın Sonu
Bruno Latour 101
ANISINA 115
Arne Naess
Ayşem Mert 117
KİTAP 121
Gücünü Topraktan Alan Bilgelik: Kadınlar
Ekolojik Dönüşümde
Aslı Tosuner 123
Sayfa Sayısı: 128
ISBN: 9786055895266
BARCOD: 9786055895266
FİYAT: 10 TL
11 Ocak 2012 Çarşamba
Çevre alanında nasıl bir STK- Üniversite işbirliği?
Rapora gore 2002-2010 arasında dernek ve vakıflarla ilgili 264 tez çalışması yapılmış. Üniversiteler son yıllarda gönüllülük, toplumsal duyarlılık veya sosyal sorumluluk programları geliştirerek öğrencilerini ve çalışanlarını STK’larda gönüllülük yapmaya teşvik ediyorlar fakat üniversite bünyesinde sivil topluma yönelik çalışam merkezlerin sayısı sınırlı. TÜSEV, üniversitelerdeki öğrenci kulüplerinin desteklenmesini ve üniversite ve STK’ların daha çok deneyim paylaşmasını öneriyor. akademik çalışmaları inceleyen “Araştırma” başlığı çekti.
9 Ocak 2012 Pazartesi
EKO IQ’nun 13. sayısı çıktı!
Durban’dan Sonra İş Başa Düştü
Bu yılki Taraflar Konferansı COP17 Güney Afrika Durban’da yapıldı. Bir iklim zirvesi daha tartışmalarla bitti. Bağlayıcı anlaşma şart mı? Türkiye neden günün fosili seçildi?.. Bütün bu soruların cevapları EKOIQ’da.
Hükümetlerin iklim değişikliğiyle mücadele için bağlayıcı bir anlaşma için uzlaşması epey zor bir olasılık. Bu arada zaman geçmeye devam ediyor. Bu yüzden yerel yönetimlerin önemi giderek artıyor. Peki, yerel yönetimler neler yapıyor?
“Sizin Köyde Elektrik Bedava Diyorlar”
Borcu yüzünden elektriği kesilen bir köy ne yapar? Bursa’da bulunan Akbıyık Köyü sakinleri köyün tepesine rüzgâr türbini yaptırmaya karar vermiş ama hikâye burada bitmemiş. Akbıyık Köyü’nün renkli hikâyesi EKOIQ’da.
EKOIQ, MyClimate ile yaptığı anlaşma çerçevesinde, karbon salımlarını denkleştirerek Türkiye’nin ilk karbon nötr dergisi olmayı başardı.
Büyük kitap zincirlerinde, gazete ve dergi bayilerinde satışa sunulan EKOIQ, ayrıca internette, www.idefix.com , www.kitapyurdu.com ve www.hepsiburada.com adreslerinden de temin edilebiliyor.
Barış Doğru (Genel Yayın Yönetmeni) baris@ekoiq.com Tel: (0216) 412 72 13 /118
Tel: (0216) 412 72 13 /133
6 Ocak 2012 Cuma
Yenilenebilir enerji haberlerinde regülasyon ve finansman öne çıkıyor.
Yenilenebilir enerjiler, gerek fosil yakıtların tükeneceği öngörüsü gerekse de iklim değişikliği ile mücadeledeki rolü sebebiyle son dönemde dünyada ve Türkiye'de daha çok gündeme geliyor. Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığı, fosil yakıtların kullanılmasıyla seragazı emisyonlarının hızla artması, cari açığın yaklaşık yüzde 70'inin enerjiden kaynaklanması ve ülkenin güneş ve rüzgardaki potansiyeli yenilenebilir enerjileri önemini arttırıyor. Son yıllarda yazılı ve görsel basının yenilenebilir enerji kaynaklarına artan bir ilgiyle yaklaştığını gözlemliyoruz. Bu çerçevede 2000-2010 yılları arasında yenilenebilir enerji haberlerinin medyada ne sıklıkla ve ne şekilde yer aldığı, hangi konular üzerinden işlendiği ve yıllar içindeki dağılımını incelemek için Hürriyet, Zaman ve
2000'li yılların başında sadece bir kaç habere konu olan yenilenebilir enerjiler, 2005 yılından itibaren gazetelerde daha sık ele alınmaya başlanmış. Üç gazetede yere verilen toplam 2284 yenilenebilir enerji haberininin yaklaşık yarısı ekonomi sayfalarında yer almış. Haber içeriklerine yakından bakıldığında yenilenebilir enerjilerin regülasyonu ve finansmanı öne çıkan konular olmakla beraber,uluslararası ilişkilerden iklim değişikliğine,bölgesel kalkınmadan siyasete kadar çok geniş bir yelpazede ele alındığı görülüyor. Hürriyet ve
Barış Gençer Baykan
Araştırma notunun tamamına ulaşmak için tıklayınız:
http://betam.bahcesehir.edu.tr/tr/wp-content/uploads/2012/01/ArastirmaNotu124.pdf
31 Aralık 2011 Cumartesi
22 Aralık 2011 Perşembe
Yeşil Yurdun Canıdır
Yeşil Türkiye 1950-1951 yılları arasında 12 sayı yayınlanmış ve bu 12 sayıdan oluşan 1. cilt bugün bizlere kadar ulaşabilmiş. Dergi, Ankara’da Türkiye Matbaacılık ve Gazetecilik A.O. Yeni Matbaası’nda basılmış. Her sayının fiyatı 30 kuruş, 12 sayılık 1. cilt 350 kuruş değerinde. Derginin yazı işlerini Dr. İhsan Yurd fiilen idare ederken sahibi orman muavini, hukukçu ve şair Kerim Yund (1912-1997). Doğa ve ağaç konuları üzerine derlemeleri, hikaye ve şiir kitapları olan Kerim Yund’un yayınladığı başlıca eserler şunlar: Ağaç-Orman Üzerine Atasözleri ve Açıklamaları (1944), Prehistorik ve İlk Çağlarda Türklerde Ağaç Medeniyeti (1947), Çocuklara Tabiat Hikâyeleri (1948), Çam Kese Böceği (1952), İçel'den Yapraklar (1954), Türkiye Orman Umum Müdürleri Albümü (1959), Ormancılıkla İlgili Atasözleri, Deyimler, Dilekler, Mecazlar (1966). Yeşil Türkiye, Yund’un bireysel çabalarıyla çıkıyor ve dergide ele alınan konuların uzmanlarından da destek alıyor. Dergide, makale, fıkra, hikaye, şiir, karikatür ve bulmaca gibi çeşitli türlere yer verilmiş. 12 sayıda yayınlanan yazı bazı başlıkları ise şöyle. İçme suyu ve düşüncelerimiz, Ağaç yetiştirme kooperatifleri, Nüfus meselesi, Tabiat isyanlarını yatıştırma, Sıtma ve çeltik, Deniz ve denizci, Orman yangınları, Bahar çiçekleri, Plansız köycülük yerine planlı köycülük. Derginin okuyucularının çoğunlukla öğretmen, öğrenci, hukukçu, ormancı olduğunu öğreniyoruz.
Yeşil Türkiye İdeali
Yazı: Barış Gençer BAYKAN, Bahçeşehir Üniversitesi/BETAM Araştırma Görevlisi
Fotoğraflar: Özgür GÜVENÇ
13 Aralık 2011 Salı
6 Aralık 2011 Salı
“Türkiye’de su krizini derinleştiren politikalar”paneli
Su Hakkı Kampanyası, dünyada ve Türkiye’de suyun özelleştirilmesinin, ticarileştirilmesinin tarihsel gelişimini, yarattığı sosyal, ekonomik, ekolojik, kültürel sorunları ve bu sorunların çözülmesine yönelik yine dünyada ve Türkiye’de alternatif arayışlarını ele alan bir araştırma kitabı hazırladı. Kitabı, “YENİ BİR SU POLİTİKASINA DOĞRU -Türkiye’de Su Yönetimi, Alternatifler ve Öneriler-” adıyla yayınlıyoruz.
Suyu en temel insan hakları arasında ve kamusal varlık olarak görmemek, kamusal hizmet alanı dışına çıkarmak, yönetimini ticarileştirmek, su kaynaklarını özelleştirmek; artan su faturalarına, su kaynaklarının borularla, şişelerle taşınmasına, tüm nehirlerin üzerine baraj ve HES’ler inşa edilmesine yol açarken; su krizinin ve suya erişimde var olan adaletsizliğin daha da şiddetlenmesine neden olmaktadır.
Bütün bu olumsuzluklar karşısında, Amazon Ormanı’nın içlerinde dünya üzerindeki üçüncü büyük Belo Monte barajının yapımını durduran, Erzurum, Loç, Senoz, Yuvarlakçay, Ordu’da yeni HES’lerin yapılmasına direnen, Yusufeli, Ilısu, Yortan ve Munzur barajlarının ekolojik, kültürel, sosyal yıkımlarına dikkat çeken, dünya çapında binlerce topluluk sadece günlük yaşamlarını devam ettirebilmek için, temiz su ve sağlıklı yaşam koşulları için, suyun bir insan hakkı olarak tanınması, suyun tüm canlılar ve gelecek kuşaklar adına korunması için, su kaynaklarını hükümetlerin ve şirketlerin talanına karşı korumanın mücadelesini vermekteler.
10 Aralık Cumartesi günü “YENİ BİR SU POLİTİKASINA DOĞRU -Türkiye’de Su Yönetimi, Alternatifler ve Öneriler-” kitabının yazarı Dr. Akgün İlhan, Doç. Dr. Ali Kerem Saysel, Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi’nden Ercan Ayboğa’nın katılımıyla “Türkiye’de su krizini derinleştiren politikalar” başlığı altında su sorununu ve alternatif çözüm önerilerini ele alacağız.
Panelde sizleri de aramızda görmekten büyük memnuniyet duyacağız.
“TÜRKİYE’DE SU KRİZİNİ DERİNLEŞTİREN POLİTİKALAR” PANELİ
Dr. Akgün İlhan (
Doç. Dr. Ali Kerem Saysel (Boğaziçi Unv. Çevre Bilimleri Enstitüsü)
Ercan Ayboğa (Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi)
Moderatör: Nuran Yüce (Su Hakkı Kampanyası)
Tarih: 10 Aralık 2011, Cumartesi, Saat: 14.00
Yer: Taksim Hill Otel-Sıraselviler Cad.No:5, Taksim/İSTANBUL
İrtibat Tel: +90 212 292 34 39 E-posta: bilgi@suhakki.org
5 Aralık 2011 Pazartesi
Enerji Verimliliği Projesine isim aranıyor
British Council ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, “Binalarda Enerji Verimliliği Kamuyoyu Farkındalığı” projesi gerçekleştiriyor. British Council bu projede, yeni yapılan binaların alması zorunlu olan, mevcut binaların da 2017’ye kadar edinmesi gereken “Enerji Kimlik Belgesi” ile ilgili olarak bina sahiplerinin konuyla ilgili olarak bilgilendirilmesi konusunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ortak bir çalışma gerçekleştiriyor. İngiltere örneğinden yola çıkılarak yapılan çalışmada herkesin binasıyla ilgili mevcut bilgiye sahip olması ve doğru ve etkili iyileştime önerilerine ulaşabilmesi hedeflenmekte.
Proje dahilinde herkesin internet ortamında kullanılabileceği bir bilgisayar programı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve British Council web sitesi üzerinden Ocak 2012’de kullanıma açılacak. Bu programa binanızla ilgili çok basit ve temel bilgiler girerek binanızın resmi olmayan “Enerji Kimlik Belgesi”ne ulaşabilecek, binanızın performansını yükseltebilecek önerileri de görebileceksiniz.
Proje yola çıkmaya hazır, yalnızca bir isim bekliyor. Projenin tanıtım metnini inceleyin. Yarışmaya katılın. Proje isim önerinizi gönderin. British Council ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından seçilecek ismin sahibi olma şansını yakalayın ve ödül kazanın,. Kazanan kişiye British Council’ın 2010 yılında düzenlediği İklim Değişikliğini Yakala Fotoğraf Yarışması’nda sergilenmeye değer görülen 20 fotoğraftan bir tanesini hediye edilecek . Fotoğraflara buradan ulaşabilirsiniz.Proje isim önerilerinizi 8 Aralık 2011, 18: 00’e kadar esra.saruhan@britishcouncil.org.tr adresine, konu bölümüne “ENERJİ” yazarak gönderebilirsiniz. E-gönderinize isminizi, soyadınızı ve telefon numaranızı eklemeyi unutmayın.
Ayrıntılı bilgi için
http://www.britishcouncil.org/tr/turkey-science-current-projects-energy-efficiency-in-buildings.htm