gençlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gençlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Mayıs 2013 Çarşamba

Gençler çevreci davranışta çekimser, kız öğrenciler erkeklerden daha duyarlı


Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi, Betam, “GENÇLER ÇEVRECİ DAVRANIŞTA ÇEKİMSER, KIZ ÖĞRENCİLER ERKEKLERDEN DAHA DUYARLI” başlıklı araştırma notunu yayınladı.

Gençlerin çevre hakkındaki tutum, bilgi, kaygı ve davranışlarının gelecekte doğal kaynaklar ve onların sürdürülebilirliği üzerinde doğrudan ve dolaylı etkisi bulunuyor. Öte yandan gençlerin çevre sorunları ile neden ve nasıl ilgilendiği ve hangi koşullarda çevreci davranışlar geliştirebildiğinin incelenmesi gelecek kadar bugün için de önemli.

Bahçeşehir Üniversitesi MYO öğretim görevlileri Ahu Ergen ve Seda Gökçe Turan ve Betam Araştırma Görevlisi Dr. Barış Gencer Baykan’ın İstanbul’da lise son sınıfta eğitimine devam eden 16-17 yaş grubunu kapsayan 1034 kişilik örneklemle yaptığı  araştırmada, öğrencilerin çevre duyarlılıkların farklı şekillerde ortaya çıktığı görülüyor.  Öğrencilerin %19’u çevreyle ilgili medya-yayın takibi yaparken %37’si çevresel inisiyatif alıyor. Öğrencilerin %59’u çevresel bilgiye sahipken %69’u çevresel farkındalık gösteriyor ve %70’i etrafına, akranlarına çevre konularında liderlik edeceğini belirtiyor. Araştırmada kız ve erkek öğrencilerin çevreye yönelik davranışlarında, çevresel farkındalık ile bilgi seviyelerinde de farklılıklar gözlemleniyor.


Gençlerin çevre hakkındaki tutum, bilgi, kaygı ve davranışlarının gelecekte doğal kaynaklar ve onların sürdürülebilirliği üzerinde doğrudan ve dolaylı etkisi bulunuyor. Bugünün gençlerinin geleceğin karar vericileri olacağı düşünüldüğünde onların çevre konusunda ne düşündüklerini ve hissettiklerini, neler  bildiklerini ve çevre için ne gibi inisiyatifler almaya hazır olduklarını araştırmak, çevrenin korunmasının geleceği ile ilgili ipuçları vermesi bakımından önem taşıyor.[1] Öte yandan doğa gençlere miras kalacağından gençlerin çevre ve doğayı koruma ile yakından ilgilenmeleri gerektiği savının ötesine geçip gençlerin çevre sorunları ile neden ve nasıl ilgilendiği ve hangi koşullarda çevreci davranışlar geliştirebildiğinin incelenmesi gelecek kadar bugün için de önemli.

Gençlerin çevresel bilgi düzeyini, çevresel tutum ve davranışlarını inceleyeceğimiz araştırmanın ilk bölümünde İstanbul genelinde 12. sınıf öğrencilerinin çevre konusunda bilgi, tutum ve davranışlarını cinsiyet açısından ele alıyoruz. Kadınlar ve erkekler, toplumsal cinsiyet rolleri dolayısıyla çevre sorunlarından farklı derecede etkileniyorlar. Çevre politikalarının karar mekanizmalarında kadınlar ve erkekler eşit biçimde temsil edilmiyorlar. Kadın ve erkek arasındaki toplumsal eşitsizlikler kalkınma, çevre ve iklim değişikliği bağlamında derinleşebiliyor. 1980’lerden itibaren toplumsal cinsiyet ve çevre konusu gündeme gelmeye ve akademik ve siyasi çevrelerce tartışılmaya başlandı. Özellikle Birleşmiş Milletler bünyesinde çevre, iklim ve enerji krizlerinin kadınlar üzerindeki etkilerinin belirlenmesi ve azaltılmasına yönelik çalışmalar başlatıldı.[2] Genç kadın ve erkeklerin çevre ile ilgili konulara bakışını ele almak ve varsa farklılıklar üzerine düşünmek çevresel eğitim süreçlerinin tasarlanması, cinsiyet eşitsizliklerinin giderilmesi ve sürdürülebilirlik politikalarına toplumsal cinsiyetin dahil edilmesi açısından önemli olabilir.

Genç kız ve erkeklerin, çevre bilgisi, çevreye yönelik tutum ve davranışlarını cinsiyet açısından değerlendiren çalışmalarda farklı sonuçlara ulaşılıyor. Erzurum’da 450 lise öğrencisinin çevreye yönelik tutumlarının cinsiyet açısından incelenmesini amaçlayan çalışmada, cinsiyetin çevreye yönelik tutumu kız öğrenciler lehine etkilediği, cevaplayıcıların çevresel düşüncelerini davranışa dönüştürme konusunda ise yetersiz oldukları görülüyor.[3] İstanbul’da ön lisans öğrencileriyle yapılmış bir başka araştırmada kız öğrencilerin çevresel risk puan ortalaması ve çevresel tutumları erkek öğrencilere göre daha yüksek bulunmuş.[4] Öte yandan Finlandiya’da ve ABD’de yapılmış çalışmalarda ise Türkiye’dekinin aksine erkek öğrenciler çevre bilgisi testinde daha yüksek skorlar elde etmişler.[5] Ankara’da özel ve devlet okullarında ortaöğrenimine devam eden 1497 öğrenci ile yapılan araştırmada, kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre çevresel tutumlarının daha olumlu olduğu saptanmış.[6]. Ayrıca, sadece toplumsal değerler açısından değil, farklı kültürler de göz önüne alındığında ve literatürde yapılmış araştırmalar incelendiğinde genel olarak kültürel normlar ve kişinin eğitim durumundan bağımsız olarak kadınların erkeklere göre toplumsal konularda daha fazla ilgi gösterdiği de araştırmacılar tarafından belirleniyor.[7]

Öğrencilerin araştırmanın her bir boyutuna yönelik sorulara katılma oranları şöyle: Çevreci liderlik: %70, çevresel farkındalık %64, çevre bilgisi: %59, çevreyle ilgili insiyatif alma: %37, çevreyle ilgili medya-yayın takibi: %19. Öğrencilerin %70’inin katıldığı çevreci liderlik soruları üçüncü şahısların davranışlarına yönelik yargıları içeriyor. Ne var ki öğrencilerin çevre ile ilgili insiyatif alma sorularına katılım oranı %37’dir.  Bu bulgu çevreci davranış göstermede bireysel olarak harekete geçmede sorunlar olduğuna işaret ediyor. Kız öğrenciler daha fazla çevresel inisiyatif alma eğilimindeler. Ayrıca erkek öğrencilere göre daha fazla çevresel liderlik davranışı sergiliyorlar. Çevre sorunları hakkında bilgi düzeyi konusunda da kız öğrenciler daha önde. Çevreyle ilgili medya ve yayın takibine baktığımızda ise erkeklerin kızlara göre daha fazla yayın takip ettiğini görüyoruz.

Kız öğrenciler daha fazla çevresel inisiyatif alma eğilimindeler

İstanbul’daki  Teknik Liseler, Endüstri Meslek Liseleri, Kız Teknik Öğretim Meslek Liseleri, Anadolu Liseleri’nde eğitimine devam eden 16-17 yaş grubunu kapsayan 1034 örneklemle yaptığımız araştırmada, kız ve erkek öğrencilerin çevreye yönelik davranışlarında, çevresel farkındalık ve bilgi seviyelerinde farklılıklar gözlemledik. Araştırmanın en çarpıcı bulgularından biri çevresel inisiyatif alma oranının (%37) düşük olmasıyla beraber liseye devam eden kız öğrencilerin çevreyle ilgili inisiyatif alma konusunda erkeklerden daha istekli olmaları.

Çevresel inisiyatif almaya yönelik tutumları her zaman yaparım diyen kız ve erkek öğrencilerin oranı şu şekilde farklılaşıyor.

-          Çevreye zarar veren birini çekinmeden uyarırım (Kız öğrenciler: % 55 ; erkek öğrenciler: %48)
-          Okulumuzda çevre ile ilgili bir faaliyet düzenlenirse gönüllü katılmak isterim (Kız öğrenciler:% 38; erkek öğrenciler: % 29)
-          Arkadaşlarım beni çevreye duyarlı olarak bilirler (Kız öğrenciler: % 54 ; erkek öğrenciler: % 45)
-          Yaşanabilir bir çevre için gerekirse uzun sure ücretsiz çalışabilirim ( Kız öğrenciler: %26; erkek öğrenciler: % 21)
-          Çevre konusunda bilgilerimi arkadaşlarımla paylaşıyorum (Kız öğrenciler: % 38; erkek öğrenciler: %38)
-          Bir ürün alırken atığının geri dönüşümlü olmasına dikkat ederim (Kız öğrenciler: % 37; erkek öğrenciler: % 34)
-          Daha pahalı da olsa çevreye zarar vermeyen ürünleri tercih ederim (Kız öğrenciler: 32; erkek öğrenciler: % 35)




[1] Meinhold ve Malkus, 2005, s.512
[2] Politika Dökümanı: Kadın ve Çevre. Başbakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, 2008; Toplumsal Cinsiyet ve Çevre, Sivil Toplum Geliştirme Merkezi,2010
[3] Kaya ve diğ, 2009, s.43
[4] Yurtseven ve diğ, 2010
[5] Meinhold ve Malkus, 2005, s.511., Tikka ve diğ, 2000, s.15-16
[6] Tuncer ve diğ. 2007, s:215
[7] Tuncer ve diğ, A.g.e.

 Ahu Ergen, Öğretim Görevlisi, Bahçeşehir  MYO, ahu.ergen@bahcesehir.edu.tr
Seda Gökçe Turan, Öğretim Görevlisi, Bahçeşehir MYO, sedagokce.turan@bahcesehir.edu.tr
Barış Gençer Baykan, Araştırma Görevlisi Dr., Betam, baris.baykan@bahcesehir.edu.tr

Araştırmanın tamamına ulaşmak içim tıklayınız

14 Mayıs 2012 Pazartesi

Ermenistanlı – Türkiyeli Genç Çevreciler Çalıştayı


Bölgesel çevre sorunlarına gençlerin politika ve çözümler üretebilmesi için Ermenistan’dan Forum for the 21st Century Leaders adlı örgüt ile beraber çalışan Yeryüzü Derneği,  28 – 30 Mayıs 2012 tarihleri arasında, Aghveran / Ermenistan’da “Sürdürülebilir Çözümler: Ermenistanlı – Türkiyeli Genç Çevreciler Çalıştayı düzenliyor.
Türkiye ve Ermenistan’dan sivil toplum alanında çalışan genç çevrecileri bir araya getirecek çalıştay ile iki komşu ülkenin ortak paylaştığı çevre problemlerinin tartışılması amaçlanıyor. Üç gün boyunca hem tematik hem de pratik çalıştaylara katılacak olan gençler, iklim değişikliği, biyoçeşitlilik, enerji güvenliği, yeşil ekonomi ve sürdürülebilirlik konularını tartışacaklar. Başka iki ülke olmak üzere Karadeniz Havza’sındaki çevre sorunlarını masaya yatıracak olan katılımcıların, toplantı sonunda iki ülke için ortak çevre politikalarına dair bir bildiri yapmaları ve gençlerin çevre sorunlarının çözüm sürecine katılımına dair işbirliği çerçevesi belirlemeleri bekleniyor.

Çalıştay duyurusu ve başvuru formu için http://www.yeryuzudernegi.org/haberdetay.asp?ID=160

24 Eylül 2010 Cuma

Demokrasi Eğitimi Projesi için katılımcılar aranıyor

Türkiye Genç Yeşilleri'nin yürüttüğü ana konusu göç, işsizlik ve AB gençlik politikaları olan “Tell your story about migration and unemployment” projesinin 7-8 Ekim 2010 tarihlerinde Bursa'da gerçekleşecek ön faaliyeti “demokrasi eğitimi” için katılımcılarını arıyor!!!

Projenin İçeriği

Gençlik projesi Türkiye, Belçika ve Almanya'dan 7 gençlik organizasyonun ortaklığında Bursa'da ve Brüksel'de gerçekleştirilecektir. İlk faaliyet 7-8 Ekim tarihleri arasında Bursa'da, ikinci faaliyet 9-12 Kasım tarihlerinde Brüksel'de gerçekleştirilecektir.
7-8 Ekim tarihlerinde Bursa'da demokrasi ve gençlerin karar alma mekanizmalarına aktif katılımının sağlanması konulu bir eğitim programı gerçekleştirilecektir. Eğitimde mevcut durumla ilgili interaktif çalışmalar ve workshoplar yapılacaktır.
Eğitim süresince katılımcı grupların birbiri ile etkileşim içinde bulunarak deneyim paylaşımında bulunması, sorunların tespit edilmesi ve çözümlerin tanımlanması sağlanırken, diğer yandan katılımcılar, gençlik politikaları ve demokratik süreçte gençlerin rolü, AB politikaları, kurumları ve uygulanan metotlar hakkında bilgi edinme fırsatına sahip olacaklardır. Genç katılımcılar bu proje ile, göçün yarattığı kent sorunları, çok kültürlülük, ekonomik ve sosyal problemleri konuşabilecekler ve gençler üzerinde ki etkisi hakkında somut çıktılar ve çözüm önerileri geliştirebileceklerdir.
Bu kapsamda projenin ön faaliyeti olan demokrasi eğitimi Bursa'da düzenlenecektir. Gençlerin karar alma mekanizmlarına katılımının ana tema olacağı eğitim 2 gün sürecektir. Bursa'daki eğitimin sonunda elde edilecek çıktılar ise projenin ana faaliyeti olan Brüksel'deki toplantının programını oluşturmak için kullanılacaktır.
Eğitim Programı
Eğitim programı 2 gün sürecek, 4 workshop üzerinden yürüyecektir:
Workshop 1: Demokrasi nedir?- Kendi demokrasini yarat
Workshop 2: Adım adım gençlik meclisi
Workshop 3: Mevcut sistemde karar vericiler ve demokrasi unsurları
Workshop 4: Rol play game
2 gün boyunca bu workshopların yanısıra belediye ziyareti, şehir turu, gençlik meclisi sunumu, gençlik programı tanıtımı, gelecekteki ortak çalışmalar da eğitim programına dahildir. Ve tabi eğitimin ilk günü yapılacak tanışma partisini unutmamak gerekir!
Çalışma Metotları:
Gençler, yerel ve AB düzeyinde karar alma mekanizmaları ve geliştirilecek işbirlikleri ve politikalar konusunda, workshoplar, ortak organizasyonlarla deneyim paylaşma ve simulasyonlar ile konu üzerine politika geliştirme imkanına sahip olacaklardır.
Atölye çalışmalarında “demokrasi nedir?” gibi temel sorulara cevap bulunmaya çalışılacaktır. Role play oturumlarında, katılımcıların edindikleri bilgileri pekiştirebilmesi için dramatize yapılacaktır.
Başvurmak için:
Eğer proje ilginizi çektiyse, konuyla ilgili paylaşmak istediğim tecrübelerim var diyorsanız, lütfen ekteki başvuru formunu doldurunuz ve 30 Eylül 2010 tarihine kadar genclikvedemokrasi@gmail.com adresine gönderiniz. Eğitim ücretsidir!

Not: katılımcı sayısı sınırlı olacaktır.

20 Kasım 2009 Cuma

İklim Değişikliği gençliğin elinde

21 - 23 Kasım 2009 tarihlerinde ODTÜ’de düzenlencek üç günlük Uluslararası İklim Değişikliği Eğitimi Çalıştayı’na katılan genç iklim savunucuları, iklim değişikliğinin günlük hayatımızdaki yeri ve pratik çözüm önerileri üretmek için biraraya geliyor.

ODTÜ Toplum ve Bilim Merkezi, UTES Derneği ve British Council’in birlikte organize ettiği Uluslararası İklim Değişikliği Eğitimi Çalıştayı, 21-23 Kasım 2009 tarihlerinde ODTÜ Kültür Kongre Merkezi, C Salonu’nda yapılacak. British Council İklim Değişikliği projesinin bir parçası olan bu çalıştay, ilk kez uluslararası katılımla Ankara’da düzenleniyor. Türkiye dahil 9 ülkeden katılan 18 – 35 yaş arasındaki İklim Savunucuları, çalıştay süresince iklim değişimi konusunda hayata geçirilebilecek uygulanabilir fikirleri tespit edecek ve bu fikirlerin kitlelere iletilmesi için etkili yöntemler üzerine tartışacak.

0900’da başlayacak olan açılış konuşmalarını British Council Ankara ofisinden Türkiye Operasyonları Direktörü Jeff Streeter, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Rektör Danışmanı Doç. Dr. İrem Dikmen Toker ve UTES Derneği Direktörü Kumru Adanalı yapacaklar. Açılış konuşmaları ardından ODTÜ Eğitim Fakültesi’nden Doç. Dr. Özgül Tüzün Yılmaz’ın Bilimin Doğası ve 7 Unsuru ve ODTÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü’nden Doç.Dr.Meryem Beklioglu’nun Sürdürelebilir bir yaşam için neye ihtiyacımız var ve bu ihtiyaçlarımızın İklim değişikliğine etkileri nelerdir? başlıklı sunumlarıyla devam edecek. Çalıştayın ikinci gününde Global Action Plan, Araştırma ve Geliştime Dairesi Başkanı Chris Large’in önderliğinde “Eğitim ve öğretim yoluyla davranışlarımızda küçük değişikliklerle küresel ısınmayla mücadele” çalıştay oturumları gerçekleştirilecek.

Basın mensupları, bilim projelerimiz ve çalıştay hakkında bilgiyi aşağıdaki iletişim adresi bulunan British Council çalışanı ve web sayfamızdan elde edebilirler.

Detaylı basın bülteni, çalıştay görseli, katılımcı ve çalıştayı organize edenlerin açıklamaları için aşağıdaki linki kullanabilirsiniz
www.britishcouncil.org.tr/aboutus/press/turkish/bb_view.asp?id=107


Esra Saruhan
Bilim Projeleri Koordinatörü
esra.saruhan@britishcouncil.org.tr
(312) 455 3600

13 Ocak 2009 Salı

Genç ve Yeşil Politika

Küresel iklim değişikliğinin yarattığı ortamda yetişen gençler, çevre eğitiminden ekolojik yaşama, çevre protestolarından doğa korumaya birçok alanda bilinçlenmeye ve kendi sözlerini söylemeye başladılar. 2000 kuşağı olarak adlandırabileceğimiz kuşak, Türkiye toplumunun koşullarından etkilendikleri gibi daha global gelişmelerden de yakından etkilendiler. Economist dergisi yaşanılan dönemin özelliklerinden yola çıkarak II. Dünya Savaşı’nın ardından gelen “baby boom” kuşağının nükleer tartışmalarının içine doğmuşken, 2000 kuşağının küresel ısınma tartışmalarının içine doğmuş bir kuşak olduğunu vurguluyor.[1] Doğanın gençlere miras kalacağı düşüncesi, gençlerin çevre ve doğa koruma ile yakından ilgilenmeleri gerektiği yargısını oluşturmuştur.[2] Bu yüzden çevre hareketi genellikle gençlerle özdeşleştirilir ve gençlerin hareketin öznesi olması gerektiği vurgulanır.

Türkiye’deki genç kuşağın çevreye bakışı ve çevre hareketi içindeki konumu üzerine düşünürken, gençlere çevre bilinci vermek açısından örgün eğitimin önemli bir yere sahip olduğunu söyleyebiliriz. Çevre eğitiminin genel özelliklerine baktığımızda ilk belirtmemiz gereken husus, çevre eğitiminin gençlerden çok çocuklara eğilmekte olduğudur. Çevre eğitiminin çocukluktan başlaması ve asıl hedef kitlesi olarak çocukları seçmiş olması hiç kuşkusuz “ağaç yaşken eğilir” düşüncesi ile paralellik göstermektedir.

Türkiye’deki örgün eğitim sistemi içinde çevre eğitimi, ilköğretimde 1. sınıfta başlamaktadır. Ortaöğretimdeki çevre eğitiminde ise, 1992 yılından başlayarak, Coğrafya dersi ve genellikle Lise 1’de açılan Seçmeli dersler grubundaki Çevre ve İnsan dersinde, doğal çevre, çevre sorunları ve enerji gibi konular işlenmektedir. [3]

Eğitim kurumları dışında, şirketlerin de sivil toplum kuruluşları ile ortak düzenledikleri toplumsal sorumluluk projeleri ekseninde gençlik ve çevre konusuna eğildiklerini, gençleri çevre konusunda duyarlı olmaya davet etmek, çevre eğitimine destek vermek ve gençlerin çevre ile ilgili projelerine destek olmak gibi adımlar attıklarını gözlemliyoruz.

Siyasi partilerin, çevre başta olmak üzere gençlerin yaşamlarını doğrudan etkileyecek konularda aktif politikalar geliştirmemesi, gençlerin siyasi partilere yakın durmamasını açıklayabilecek faktörlerden biri olarak görülebilir. Partilerde çevre başlığı altında bir bağımsız politik faaliyet olmaması ve halihazırdaki gençlik kolları faaliyetlerinde çevre konusunun henüz gündeme gelmemesi, bu konuda etkin olmak isteyen gençleri siyasi partiler yerine çevre sivil toplum kuruluşlarına ve çevreci toplumsal hareketlere yönlendiren nedenlerdendir. Profesyonel ve yaygın çevre STK’ları çevre konusunda etkin olmak isteyen gençler için bir çekim gücü oluşturuyor ve temelde öğrenci gençlik kitlesine yönelik örgütlenme ve farkındalık yaratma çalışmaları yürütüyorlar. TÜRÇEK bünyesinde gençlerin faaliyetleri 1990’lı yıllarda başlıyor. TEMA’nın örgün eğitim içinde üniversite öğrencileri ile başlayan çevre çalışmaları liselere hatta son yıllarda ilköğretim okullarına kadar iniyor. Çevreci toplumsal hareketler bünyesinde örgütlenen gençler özellikle nükleer enerji ve iklim değişikliği konularında farkındalığı arttırmak, kamuoyu oluşturmak ve siyasi otoriteleri etkilemek için çaba sarfediyorlar.



Ar. Gör. Barış Gençer Baykan, Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (betam)
Yard.Doç.Dr. G.Demet Lüküslü, Yeditepe Üniversitesi Sosyoloji Bölümü

Araştırmanın tamamına ulaşmak için tiklayiniz.
[1] http://www.economist.com:80/surveys/displaystory.cfm?story_id=11565609&fsrc, Life after death, 10/06/2008
[2] Skogen, K. “Young Environmentalists: Post-modern Identities or Middle-class Culture?”, The Sociological Review, cilt 44, sayı 3, 1996, s.452–73.
[3] İklim değişikliği, E-kitap s.15., http://www.cevreorman.gov.tr/ekitap/02.pdf
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...