Türkiye’de çevreve ekoloji kitapları hala sınırlı sayıda basılıyor, dağıtılıyor ve okunuyor. Bu
durum içinde bulunduğumuz dönemdeki çevre sorunlarının yaygınlığı ve boyutları
göz önüne alındığında pek iç açıcı değil. Öte yandan çevre yayınlarının
yelpazesi genişliyor. İklim değişikliği, yenilenebilir enerjiler, su,
biyoçeşitlilik, ekolojik ekonomi, çevre sosyolojisi, çevre hukuku,
sürdürülebilir yaşam, hayvan hakları konularında yeni kitaplar raftaki
yerlerini alıyor. Çocuklara ve gençlere yönelik çevre kitaplarında da bir
kıpırdanış olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca son yıllarda Sinek Sekiz, Yeni İnsan ve BGST Yayınları belirli bir program dahilinde ekoloji dizileri oluşturmaya
başladılar ve telif yayınlarla birlikte çeviri eserleri de basıyorlar. Çevre/Ekoloji
literatürünün genişlemesi mevcut çevre sorunlarının derinlemesine incelenmesi,
daha önce gündeme gelmemiş konuların tartışılmaya başlanması, kamuoyunda bir farkındalık
yaratılması ve yaşam hakkı savunuculuğuna bir temel sağlaması açısından önemli.
Bu yazıda çevre/ekoloji yazınında son dönemde çıkan telif ve çeviri kitapları
ele alacağız.
Hakan Olgun ve
Orçun İmga’nın derlediği “Yeşil ve
Siyaset”, Türkiye’de az incelenmiş bir alanı, siyasal ekoloji
tartışmalarındaki boşluğu doldurmayı hedefliyor. İnsanın doğayı
araçsallaştırmadığı, insan merkezli bir çevre anlayışından ekosistem merkezli
bir anlayışa evrilmenin olanaklarını siyasal ekoloji üzerinden tartışıyor.
Kitap, gelenseksel siyasi ideolojilerin çevreyle kurdukları bağı inceliyor ve
ekolojinin sosyalizm, feminizm, anarşizm, liberalizme, muhafazakarlık ve
faşizme ile etkileşimini olanak ve kısıtlarıyla birlikte ele alıyor.
Mahmut
Hamsici’nin Dereler ve İsyanlar kitabı
HES'lerin yarattığı çevre tahribatını, şirketlerin pervasızlığını, hukukun
işlemezliğini ve tüm bunlar karşısında doğayı korumak için girişilen
dayanışmacı mücadeleyi anlatıyor. Hamsici, HES yapılan ya da yapılması
planlanan bölgelere gidip yurttaşların gözünden Hint yazar Arundhati Roy'un
deyimiyle eko-kırımı teşhir etmek istemiş. Onlarca il ve ilçede ÇED
toplantılarına, HES şantiyelerine, mitinglere, ev ve esnaf toplantılarına giden Hamsici, basına yanısyandan öte bir çevresel tahribatı ve sosyal
parçalanmayı kitabına yansıtmış.
Ahmet Atıl Aşıcı
ve Ümit Şahin’in derlediği Yeşil Ekonomi,
yeşil ekonomi ve yeşil yeni düzenin teorik ve tarihsel arka planlarını ele
alırken Avrupa Yeşilleri’nin yeşil ekonomiye dair somut önerileri ve
uygulanabilir örneklerini vurguluyor. 2008 ekonomik krizini “sosyal,ekolojik ve
ekonomik” ayakları olan üçlü bir kriz olarak tanımlayan yeşil partiler kalkınma
ve büyüme eleştirilerini “yeşil ekonomi” başlığı altında bir üst noktaya
taşıdılar. Kitapta teorik tartışmalar ve pratik uygulamalar birlikte işleniyor
ve dünyadan ve Türkiye’den yeşil ekonomiye dair veriler sunuluyor.
Türkiye’de çevre
konusunun hukuki boyutları sık sık gündeme geliyor. Mahkemelerin iptal veya
durdurma kararlarına rağmen devam eden
işletmeler, ÇED muafiyetleri, hukuka aykırı yapılan mega projeler... TEMA
Vakfı’nın hukuk danışmanı avukat Ömer Aykul’un Ekolojik Hukuk (Eko-Hukuk) kitabı, hukukun çevreyi ve ekolojik
dengeyi öncelikli olarak gözetmesi, koruması, geliştirmesi ve gerektiğinde
yaptırım uygulamasını sağlama amacını taşıyor. Toprakla ilgili sekiz, orman,
ÇDP, ÇED ve turizmle ilgili dörder, madencilikle ilgili üç, mera ile ilgili ve
SİT ile ilgili bir olmak üzere otuz dava üzerinden çeşitli çevre
mücadelelerinin hukuki boyutları inceleniyor.
1)
Yeşil ve Siyaset (2012) Hakan Olgun, Orçun İmga (ed) Lotus Yayıncılık
2)
Yeşil Ekonomi (2012) Ahmet Atıl Aşıcı, Ümit Şahin (ed), Yeni İnsan
Yayınevi
3)
Ekolojik Hukuk (2010) Ömer Aykul, Seçkin Yayıncılık
4)
Dereler ve İsyanlar (2010) Mahmut Hamsici, Nota Bene Yayınları
Çeviri kitaplar son yıllarda arttı
Yabancıdillerden Türkçe’ye çevrilen ilk çevre/ekoloji kitapları 70’li yıllarda yayınlanmaya başladı. Özellikle Avrupa’da ekoloji hareketlerine temel teşkil eden kalkınma, nüfus
artışı, endüstriyel kirlilik, endüstriyel tarım, tüketim toplumu ve nükleer
enerji konularını ele alan kitaplar Türkçe’ye kazandırıldı. 90’lı yıllarda
ekoloji hareketinin ideolojik yönlerini ele alan kitaplar dönemin siyasal
tartışmaları ışığında çeviri listelerine eklendi. Ekolojinin kapitalist ve
sosyalist sistemler ışığında değerlendirmeleri, feminist hareket ile ekolojik
hareketin etkileşimi ve toplumsal ekoloji konuları ele alındı. 2000’li yıllarda
ekolojik sorunlar gezegenin sürdürülebilirliğini
tehdit eder hale geldikçe ve iklim değişikliğinin boyutları
ekonomik ve
siyasal aktörler tarafından daha iyi anlaşıldıkça bu konudaki çeviriler arttı.
İnsan eliyle
yaratılan değişiklikler dünyayı bildiğimiz bir yer olmaktan çıkarıyor diyen
Bill McKibben’ın Düünya adlı kitabı
bu türün örneklerinden biri. Mc Kibben, iklim değişikliğinin, öngörülenden çok
daha hızlı ve çok daha büyük ölçekte gerçekleştiğini ve insanoğlunun ormanları,
okyanusları, atmosferi ve buzulları geri dönüştürülemez biçimde değiştirdiğini
örneklerle açıklıyor ve çözüm olarak fosil yakıtların terk edilmesini, ekonomilerin
merkezilikten uzaklaşmasını, büyüme üzerine değil bakım, onarım üzerine
odaklanmayı öneriyor.
Ernest
Callenbach’ın Ekoloji Cep Rehberi, ekosistemden
biyoteknolojiye, çevresel adaletten virüslere ekolojik düşünceyle temel
kavramları bulabileceğiniz bir kaynak. Ekoloji Cep Rehberi, Sinek Sekiz
Yayınevi’nin permakültür, ekoköyler, sürdürülebilir yaşam rehberi konulu diğer
kitaplarında olduğu gibi çevre ve ekoloji tartışmalarında sıkça duyduğumuz ve
kullandığımız ama ne ifade ettikleri üzerinde çok durmadığımız kavramları bize
sadelikle sunuyor.
Vandana Shiva,
bir çok yapıtı Türkçe’ye çevrilmiş ünlü Hintli ekolojist, ekofeminist ve
fizikçi. Küreselleşme, biyoçeşitlilik, doğal
varlıklar, ekofeminizm alanlarında yazan Shiva’nın Yeryüzü Demokrasisi geleneksel bilgi, kültür, gen ve su kaynakları
gibi insanlığın ortak varlıklarının toplulukların yönetiminden kopartılıp nasıl
özel birer mülk haline dönüştürüldüğünü tarihsel ve güncel örnekleriyle anlatıyor.
Ünlü İngiliz
sosyolog Anhtony Giddens’in İklim
Değişikliği Siyaseti kitabında ulusal ve uluslararası ölçekte bir iklim
değişikliği siyasetinin henüz hayata geçmediği tespitinden hareketle geçmiş
deneyimlere ve mevcut siyasal ve ekonomik koşullarda nasıl etkin bir iklim
değişikliği siyaseti yaratılabilir sorusuna yanıt arıyor. Giddens risk ve
tehlikeler, petrol, Yeşiller ve sonrası, ülkelerin geçmiş performansları,
planlama, teknoloji ve vergiler, iklim değişikliğine uyum, ,uluslararası
müzakereleri, AB ve karbon piyasaları ve iklim değişikliğinin
jeopolitikası başlıkları altında iklim
siyasetine dair kavramları, olanakları ve kısıtları tartışıyor.
1)
İklim Değişikliği Siyaseti (2013) Anthony Giddens, Phoenix Yayınevi. Çeviren: Erhan Baltacı
2)
Düünya (2012) Bill Mc Kibben, Türkiye İş Bankası Yayınları. Çeviren: Emel
Anıl
3)
Ekoloji Cep Rehberi ( 2011) Ernest Callenbach, Sinek Sekiz Yayınevi,
Çeviren: Egemen Özkan
Dr. Barış Gençer Baykan
Bahçeşehir Üniversitesi- Betam