25 Aralık 1930 tarihli Cumhuriyet gazetesinden bir haber
Kesilmesi kanunen memnu olan şeyin satılması da memnu olmalı
Noel ve senebaşı münasebetile şehrimizin ve civarın en güzel çamlarının kesilmemesi için hükümetin nazarını dikkatini celbetmiştik. Bunun üzerine vilayet, gazetelerde bir tebliğ neşrederek ağaç kesilmesinin memnu olduğunu söyledi. Zavallı maktul çamların en çok satıldığı Beyoğlu'nda bir iki gün çam satıcılarile mücadele etti. Fakat bir kaç gün zarfında Beyoğlu'nun yan sokakları birer çam makteli, ağaç mezarlığı halini aldı.Vilayetin tebliğinde "ağaç kesilmesi memnu ve müsaadeye mütevakkıf olduğundan elinde bu kabil ağaç dalları bulunanlar yabani ağaçlar bulunanlar yabani ağaçların aşılanması hakkındaki 1528 numaralı kanunun 23 ve Türk ceza kanununun 516'ıncı maddeleri mucibince cecezalandırmak üzere mahkemeye verilecektir" diyordu. Bu resmi tebliğden sonra vilayet namına gazetelere beyanatta bulunuldu, denildi ki "hususi şahsa da ait olsa çamların kesilmesine müsade etmiyeceğiz". Şimdi öğreniyoruz ki çam ağacı bulunduranlar, yakalanıp mahkemeye verilmekte fakat kesilen çamların damgalanarak satılmasına müsaade edilmekte imiş.
İşin bu şekilde kitaba uydurulması, bu sene de çamlara bol bol satır atılmasına vesile teşkil etti.Çünkü çamların satılmasına müsaade etmek demek onları kesmekte serbestsiniz demekti. Bu çamların ekserisini şuradan buradan kesen çingeneler ise, yalnız, bugün alacakları parayı düşünürler.Onların çamlara merhameti olmadığı gibi bilmem kaç hafta sonra uğrıyacakları cezadan da pervaları yoktur. Çamları kurtarmak, ancak onların satılmasına mumanaat etmemekle mümkün olurdu.
Öyle zannediyoruz ki kanunlarımızda kesilmesi memnu olan şeylerin satılmasını meneden maddeler de vardır. Kesilen çamları satmağa müsaade ettikçe Beyoğlu'nun çam mezarlığı halini olmasına mani olmanın imkanı yoktur. Onun için senede bir karış büyüyen ve her noelde binlercesi kesiln çamları mahvolmaktan böyle mi kurtaracağız, devlet otoritesini böyle mi muhafaza edcektiniz diye soruyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder